BİZ ASLINDA KENDİMİZ DEĞİLİZ
Bunu açıklayabilmek için Sartre’nin deyişiyle konuya girmek
istiyorum.. ‘’Kendimi ancak başkası aracılığıyla tanıyabilirim, Bu da benim olan ‘id’
karşısında başkası konumunda olmam demektir’’ diye söylemiştir.
Burda kendi davranışlarımız başkası tarafından
algılandığında geri bize verdiği dönüt artık biz değilizdir. Bütün bu
dönütlerin değişik geri tepimi ortamda ilerlerken değişik dirençlerle
karşılaşır. Kişi olmak istediği gibi değil, Oldurulmak istendiği yönde
şekillenir.
Toplumun kalıpları norm değerleri birer dirençtir. Biz
olgular karşısında düşüncemizi belirtirken hiç öyle yalın bir ifadeyle
belirtemeyiz, bunun farkına dahi varamayız. Ancak rüyalarımızda kendimiz bize
sembol olarak aktarılır. Dolayısıyla bilinçaltımız yani kendimiz burada ortaya
çıkar.
Bir düşünceyi
benimseyebilmek yada düşünce oluşturabilmek için ilk önce kendimizi bütün bunlardan yalıtmak gerekecektir. Bu şekilde net ve saf bir olgu düşüncesi
oluşacaktır.. Yoksa diğer yan faktörler bunlara etki ettiğinde ortaya gerçek
bir ifade çıkmayacaktır. Gerçek olmayan bir ifade bizi her zaman yanıltacaktır.
Sartre’nin Bu konu olmasa da bu konuya benzer bir ifadesi
benim dikkatimi çekmiştir. Konuyu Sartre’nin
Görüşüyle bir bezetme yaparsak
BUNA ‘’KENDİNİ ALDATMA ‘’ demektedir. Kendini Aldatma; Bilinç altına
başvurmak tümüyle bilinç düzeyinde bütün çelişkilerle birlikte orda durmaktadır.
Ve yine; Herkesin üç kişiliği vardır;
Ortaya çıkardığı , sahip olduğu , sahip olduğunu sandığı. Alphonse Karr..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder